Maliyet Azaltma

​

Hangi sektörde olursa olsun, şirketlerin öncelikli hedeflerinden biri de maksimum kâr elde etmektir. Bu nedenle de kârlılık, belki de günümüz yöneticilerinin iş performansını değerlendirmede en önemli başarı kriteri haline gelmiştir. Bu da satışların ve üretim kapasitelerinin artması, buna bağlı olarak da sabit ve değişken maliyetlerin yükselmesini çağrıştırır...

 

Oysa, her ne kadar geleneksel ekonomi yaklaşımı böyle dese de uygulamada durum tamamen farklı olabilmekte, Yalın Altı Sigma teknikleriyle maliyetleri kontrol altına alabilmek, satış ve kapasite artışına rağmen maliyetleri en azından sabit tutabilmek, hatta önceki maliyetlerin de altına düşürebilmek mümkün olmaktadır. Talebin, satın alınan ürün ve hizmetlerin fiyatları tarafından önemli ölçüde belirlendiği günümüz iş dünyasında, rekabetten bir adım öne çıkabilmeyi ve rakiplerden farklı olabilmeyi başarmış bir çok yalın ve çevik şirket mevcuttur. Bu da sistematik ve sürekli uygulanan Yalın Altı Sigma yaklaşımıyla, 3 temel maliyet etkenine odaklanmaktan geçer :

​

• İnovatif Kurumsal Kimlik : Sürekli olarak yeniliklerin peşinde koşup, sadece müşterinin ifade ettiği değil, henüz dile bile getiremediği beklentilerini rakiplerden önce keşfedip, kendisine sunabilmek; rakiplerimiz bizi taklit etmeye çalışırken, bizim pastadaki en büyük payı alabilmemizi sağlar.

​

• Gereksiz Harcamaları Azaltılması : Belli bir miktardaki çıktıyı ortaya koyabilmek için gerekli olan harcamaları azaltmak, birim maliyette azalmaya neden olur. 

​

• Verimlilikte Artış : Belli bir harcama bütçesiyle üretilebilecek ürün miktarında meydana gelecek artış, birim maliyetlerde düşüş getirir.